“The Messi of Goalkeepers”: Alisson Ramses Becker
Alisson Ramses Becker, 2 Ekim 1992 yılında Novo Hamburgo’da dünyaya gelmiştir. Fırıncı bir ailenin çocuğu olmakla birlikte çocukken oldukça kiloluymuş. Aslında olayın en can alıcı noktası şu şekilde başlamaktadır;
Bundan 200 yıl önce Nikolaus Becker adında şair-avukat hukuk adamı varmış. Bu Becker, Almanya’dan Brezilya’ya göçüyor. Brezilya’ya göç ettiğinde orada ata mesleği olan: Becker (yani fırıncı) bu mesleği yapmaya başlıyor. Yerleştiği yere ise “Novo Hamburgo(yeni Hamburg)” diyor. Yani hikayemizin kahramanı Alisson’un doğduğu yer.
Yukarıda da bahsettiğim üzere çocukken oldukça kilolu olan Alisson, dedesinin ve büyükannesinin yaptığı hamur işleriyle besleniyor. Daha sonra Nikolaus Becker fırıncılıktan sonra deri ayakkabı işine giriyor. Alisson Becker’in babası vefat etmeden öncesine kadar hala ayakkabı dükkanında çalışmaya devam ediyordu. Ailesinin genetiği tamamen kalecilik üzerine kodlanmış şekilde.
Babası, çalıştığı ayakkabı fabrikasının kaleciliğini yapıyor. Dedesi, Novo Hamburgo amatör takımının kaleciymiş. Annesi, Brezilya’da hentbol kalecisi. Abisi Muriel, Fluminense takımının file bekçiliğini yapıyor. Internacional’e abisinin yedeği olarak çıkmıştı Alisson.
Muriel’in yerine A takım kalecisi olacakken Internacional Dida’yı transfer etti. Doğal olarak Dida’yı kesemedi. Daha sonra Roma, oradan da tatmin edici bir performans ile Liverpool’a transfer oldu. 200 yıl önce temelleri atılan Alman asıllı Becker, bugün yine bir Alman ekolü olan Jürgen Klopp’un öğrencisi..
Peki kim bu Alisson?
Biraz kişisel hayatından bahsedelim ve Alisson Ramses Becker’i yakından tanıyalım.. Alisson kendini futbola verirken, Natalia ise doktor olmak istiyordu. Eşine, çocuklarına ve ailesine oldukça düşkün bir insandır kendisi. Oldukça dindar ve katolik inancına sahiptir. Kendisi oldukça iyi bir gitarist. Gitar çalmayı çok seviyor ve boş zamanlarında sık sık gitar çaldığını söylüyor.
Bisiklete biniyor, tatil zamanlarında kırsal alanlarda bisiklet sürmeyi çok seviyor. Ayrıca gezmeyi sevdiğini de es geçmeyelim, özellikle ailesiyle egzotik yerleri gezmeyi çok sevdiğini dile getiriyor. Ve barbekü.. Alisson tam bir barbekü hayranı.. Eti oldukça seven biri ve İngiltere’ye ilk transfer olduğu zaman “İngiltere’de ilk barbekü” şeklinde bir fotoğraf paylaşmıştır.
Ayrıca en çok sevdiği şeylerin başında ailesi dışında köpeği olduğu ifade ediyor. 2019 yılında Dünya Sağlık Örgütü tarafından;
“Küresel olarak daha sağlıklı yaşamları, güçlü sağlık iş güçlerini ve daha iyi ruh sağlığını teşvik etmek” adında iyi niyet elçisi olarak atandı.
Brezilyalı’nın favori oyuncusu ise memleketinden Cláudio Taffarel.
Alisson için acı gün..
Baba Jose Becker, pandeminin zorlu şartlarından kendini soyutlamak için Brezilya’nın güneyinde Lavras do Sul bölgesinde yaşıyordu. Serinlemek için göle giren Jose Becker geri gelmeyince bölge polisi arama kurtarma çalışmaları sonucunda boğularak hayatını kaybettiği öğrenildi.. Cenazeye gitmek isteyen Alisson, ülkelerin getirdiği pandemi yasağına takıldı ve cenazeye katılamadı..
Peki Alisson Becker nasıl dünyanın en iyisi oldu?
Internacional’in genç takımına 10 yaşında katıldı ve burada kaleci olarak ilk antrenmanını yapıyordu. Daha sonra bu pozisyonda kaldı ve kendini geliştirdi. Brezilya milli takımıyla ilk maçına Venezuela karşısında çıktı. Alisson abisinin yerine kaleci olacakken Dida’yı kesemedi. Roma’nın yolunu tutan Brezilyalı, Wojciech Szczęsny’nin Juventus yolunu tutmasıyla birlikte takımın as kalecisi olarak harika işlere imza attı.
Burada gösterdiği performans ve yaptığı kritik kurtarışlarla ilgileri üstüne çekti. Ayrıca bir maestro gibi ayaklara sahip olan Alisson, rakip oyunculara attığı çalımlarla da oldukça gündem olmuştur.
“The Messi of Goalkeepers”
Eski Roma kaleci antrenörü Roberto Negrisolo, bir keresinde Alisson’un ” Kalecilerin Messi’si” olduğunu söylemişti. Çünkü Arjantinli süper star ile aynı zihniyete sahip olduğunu belirtmişti. Ayrıca Alisson’un bu döneme iz bırakma potansiyeline sahip olduğunu söyledi ve ona efsanevi İtalyan kaleci Dino Zoff’u hatırlattı.
“O Goleiro Gato”
Alisson, harika reflekslere ve atış durdurma yeteneklerine sahiptir. Ayrıca Brezilya medyasında kendisine “O Goleiro Gato” (“Kedi Gibi Kaleci”) takma adını koydular.
“The German”
Alisson, Alman kökenli bir aileden geldiği için bu dili çok iyi biliyor ve akıcı bir şekilde Almanca konuşuyor. Bu yeteneğinden dolayı, İtalya’daki hayranlar ona “The German (Alman)” lakabını taktılar.
Asıl futbol dünyasına damga vurduğu an Liverpool rekor transfer ücreti ödeyerek Alisson Becker’i kadrosuna kattı. İngiltere’de “prime” dönemlerini yaşan Brezilyalı, önce Şampiyonlar Ligi Şampiyonu ve ardından Liverpool’un 30 yıl sonra kazandığı Premier Lig Şampiyonluğunu elde etti. Bir kaleciden ziyade Alisson hem bir orta saha hem bir defans hem de bir forvet gibi oynamaktadır.
Alisson Ramses Becker Maestro gibi..
Becker son dakikalarda kaleden yolladığı topla Salah’ı buluşturdu. Mısırlı forvet bunu gole çevirirken Alisson da asist almayı başardı. Bu sezon üst üste yaptığı kritik hatalarla takımına önemli puanlar kaybettiren Alisson, mental ve fiziksel olarak etkilendiğini ve kötü durumda olduğunu söylemiştir. Babasını kaybetmenin verdiği olumsuz etkileri sahada yansıtan Brezilyalı oyuncu geçen gün bizlere bu günleri geride bıraktığını hatırlattı..
Bir forvet gibi..
Liverpool-West Bromwich maçında dakikalar 90+5’i gösteriyordu.. Köşe vuruşunda kalesini terk eden Alisson, gelen topa ustaca bir kafa vuruşu yaparak takımını önde geçirdi.
Attığı golü hayatını kaybeden babasını adadığını belirten Alisson Becker;
“Futbol benim hayatım. Golü attıktan sonra babamı hatırladım, parmağımı ondan kaldırdım. Umuyorum bunu görebilmiştir. Uzun zamandır röportaj vermek istemiyorum. Çok duygusallaşıyorum. Babamın kaybı, birkaç başka olay… Liverpool benim ailem.”
Duygularını bu şekilde ifade etti. Dolayısıyla Alisson Ramses Becker 200 yıl öncesine dayanan bir geçmişe sahip. Bugün bizlere bizlere bir kaleciden fazlasını izletiyor. En önemlisi bu güzel futboldan bizleri mahrum etmiyor..
İlgili Yazılar
- Toplu Oluşum İlkeleri-(Ters Kanat/Bölgeleri Aşmak/Bölgeler Arası/)
- der fußball-professor: Ralf Rangnick
- Karanlıktan Aydınlığa: Lille