Fenerbahçe armasının anlamı nedir?
Fenerbahçe armasının anlamı nedir? Fenerbahçe Kulüp Rozeti 1910 yılında, kulübün 33 numaralı azası ve devrinin Penaltı Kralı olarak bilinen sol açık Topuz Hikmet tarafından çizilmiştir. Rozetin klişesi o tarihlerde Manchester’de bulunan Tevfik Taşçı Bey’e gönderilmiştir. Böylelikle ilk rozetler 1910 yılında İngiltere’de yapılmıştır.
Beş renkten oluşan rozette Fenerbahçe Spor Kulübü 1907 yazısını taşıyan beyaz çerçeve temizlik ve açık yürekliliğin, kırmızı ton sevgi ve bağlılığın ifadesi olup bayrağımızı sembolize eder. Ortada bulunan sarı lacivert kalp şeklindeki sarı, Fenerbahçe’ye duyulan gıpta ve kıskançlığı, lacivert ise soyluluğu tasvir eder.
Bu iki renk arasından yükselen palamut dalı ise, Fenerbahçeliliğin kudret ve kuvvetinin ifadesidir. Bununla birlikte yeşil renk ise yükselen bu kudret için başarının mukadder oluşunu gösterir.
Fenerbahçe armasının anlamı nedir?
- Beyaz Çerçeve: Temizlik ve açık yürekliliği temsil eder.
- Kırmızı Alan: Türk bayrağına atıfta bulunur ve sevgi ile bağlılığı simgeler.
- Sarı Renk: Fenerbahçe’ye duyulan gıpta ve kıskançlığı temsil eder.
- Lacivert Renk: Asaleti ve soyluluğu ifade eder.
- Palamut Dalı (Yeşil Yaprak): Kudret, kuvvet ve başarıyı simgeler. Yeşil renk aynı zamanda bu kudretin ve başarının “mukadder” olduğunu ifade eder.
Topuz Hikmet, logoyu çizerken; “Kalpten gelen bir bağlılıkla bu kulübe hizmet etmek” duygusunu sembolleştirmeyi hedeflemiştir. Çizimindeki kalp formu ve palamut dalı bu anlamı güçlendiren simgelerdir. Kulübün kuruluş yılı olan 1907, logonun alt kısmında yer alır ve Fenerbahçe’nin köklü geçmişini vurgulamaktadır.
Topuz Hikmet rozetin hikayesini anlatmıştır!
“Kulübümüzün rengi sarı-beyazdan sarı-laciverte çevrildikten sonra bu yeni renklerimizle bezenmiş bir rozet yaptırılması işi bahis mevzuu oldu. Arkadaşlarım bu rozetin çizilmesini bana bıraktılar.
İlk önce bayrağımızın renkleri kırmızı ile beyazı bir araya getirdim. Sonra kırmızı üzerine bir kalp şekli çizerek bunu sarı-laciverte boyadım ve üzerine de metanet, kuvvet ve sağlamlığın ifadesi olan meşe dalını resmettim. Beyaz kısma da kulübümüzün ismini ve tesis tarihini yazdım. Rozetimizi çizerken, ona şu manayı vermeye çalıştım; ‘Kalpten gelen bir bağımlılıkla bu kulübe hizmet etmek’.
Çizdiğim şekil arkadaşlar tarafından beğeni gördü ve yeni rozetlerimiz o tarihlerde Manchester’da bulunan arkadaşımız Tevfik Haccar’ın delaletiyle orada yaptırılmıştır. Yeni harflerin kabulünden sonra aynı şekilde muhafaza edilmiştir. Sadece ‘Fenerbahçe Spor Kulübü – 1907’ yazısı yeni harflerle tebdil olunmuştur.”
Fenerbahçe’nin ilk renkleri sarı ve beyaz iken, zamanla sarı-lacivert renkleri özdeşleşmiştir ve logoda kullanılmıştır. Dolayısıyla Sarı-lacivert, kulübün kimliğiyle özdeşleşmiş ve taraftarların sembolü haline gelmiştir. En önemlisi de Fenerbahçe logosu, bugün sadece bir kulüp amblemi olmanın ötesinde, milyonlarca taraftar için bir bağlılık ve gurur nişanesi olarak kabul edilmektedir.
Okumaya devam et: